Mantarlar, çevrelerindeki herşeyi rahatlıkla parçalayabilirler. Çünkü mantarların vücutları, mycelia denilen mikroskobik dallardan oluşmaktadır. |
Mantarların önemli bir özelliği vardır. Bu canlılar ayrıştırıcıdırlar. Bunun anlamı şudur: Bu canlılar, doğadaki kompleks organik maddeleri basit organik bileşiklere ve inorganik moleküllere dönüştürürler. Yani diğer canlıların bünyelerine alamadıkları besinleri basit bileşikler şeklinde parçalar ve onlara sunarlar. Bunu yaparken amaçları kendi yaşam enerjilerini sağlamaktır. Bunun için kullandıkları yöntem ise oldukça ilginçtir. Mantarlar, diğer canlılar gibi besinleri yedikten sonra sindirmezler. Önce sindirir, yani eritir sonra yerler. Bunun için özel bir enzim salgılar ve yiyecekleri maddeyi parçalara ayırırlar. Çevrelerindeki herşeyi bu yöntemle rahatlıkla parçalayabilirler, çünkü mantarların vücutları mycelia adı verien dallara ayrılmış mikroskobik ince tellerden oluşmaktadır. Besin sindirimi için bu hücreler büyük bir hızla uzarlar.
Bunu mikroskopta bile takip edebilmek mümkündür. Uzayan bu kollar yenilebilen herşeyi, hatta katı maddelerin %100'ünü parçalayıp sindirebilen enzimler salgılarlar. Söz konusu ince tellerin çapı 1 inç'in (yaklaşık 2,5 cm.) 100 binde biri kadardır ve her yarım saatte bir dal oluşur. Bu öyle hızlı bir büyümedir ki, bu şekilde çoğalan tek bir sporun iki günlük gelişimi sonucunda hücrelerin toplam uzunluğu yüzlerce kilometreyi bulabilir.
Mantarlar, diğer mikroorganizmalarla birlikte toprak altında besinleri, hücre materyalleri haline getirmek için faaliyet halindedirler. |
Bunun yöntemi ise şudur: Mantarın, besin kaynağına salgıladığı enzim, bu maddeyi küçük moleküller haline getirir. Ve daha sonra mantar kendi besinini içine çeker. Ancak geriye enzim sayesinde ayrıştırılmış organik maddeler kalır. Mantarlar, bu maddelerin ayrıştırılması ile karbon, nitrojen, fosfor gibi önemli kimyasalların açığa çıkmasını sağlar ve bunları yaşayan organizmaların kullanımına hazır hale getirirler. Bu ayrıştırma meydana gelirken aynı zamanda atmosfere fotosentez yapan canlılar için gerekli olan karbondioksit salgılanır ve yaşam için son derece önemli besin maddeleri olan mineraller toprağa geri döner. Bu ayrıştırma işlemi oldukça kapsamlıdır. Mantarlar, ölü bitkileri, ölü hayvanları, boyaları, ayakkabıları, plastikleri, kağıtları, kıyafetleri ve hatta benzini bile ayrıştırabilme gücüne sahiptirler.
Mantarlar kimi zaman da gübrelerin içine yerleşir ve burada da ayrıştırma işlemini yaparlar. Bu işlem oldukça önemlidir. Mantarlar, gübre içinde parçalama işlemine başlar ve selülozu tüketirler. Selülozun çoğu tüketilir tüketilmez, bakteriler de işe koyulur ve ayrıştırma işlemi bu defa bakteriler tarafından devralınmış olur.Gübrenin, topraktaki bitkiye fayda sağlamasının sırrı budur.
Mantar, aynı zamanda besinleri yeni hücre materyalleri haline getirme konusunda da adeta bir uzmandır. Eğer bulunduğu yerde sindirmesi gereken aşırı miktarda besin bulunuyorsa, bu besinleri kendi bedeninde pek çok hücreden oluşan bir kitle içinde saklar. Böylece sahip olduğu besini kendisi için depolamakla kalmaz, kendi bedenini genişleterek yeni depolar da meydana getirir. Besin ihtiyacı olmasa bile, besin kaynaklarını, Allah'ın kendisine ilham ettiği bir yöntemle saklaması gerektiğinini bilincindedir.